ALIN SİZE ADAY !

Adayım var…

Ama bundan öncekileri tutturmuş olmanın verdiği özgüvenle öncelikle size bu seçimin de tarihini vereyim. İlk tur 23 Nisan 2023 Pazar, ikinci tur 7 Mayıs 2023 Pazar. Bu hesabı neye göre yaptığımı uzun uzun anlatmayayım, gelen sorulara göre bakar cevaplarız.

Bu takvime göre… Millet ittifakının meçhul adayının seçime hazırlanması için an itibarıyla 5 aylık bir süre kaldı ! Ortada “ısrarlı niyet beyanında” bulunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’dan başka ciddi bir aday bulunmamasına rağmen, onu da sadece “ikbal beklentisindeki” Yeni CHP yönetimi ile “görev sorumluluğu” gereği il örgütleri ve belediye başkanları kerhen destekliyor. Ne ittifak içerisinden ne de kamu oyundan ciddi bir destek bulamıyor.

İttifakın Cumhurbaşkanı adayıyla ilgili ortaya konulan ortak kriterleri Kılıçdaroğlu kendisini tarif etmek amacıyla şu şekilde özetlemişti; ittifak ruhuna ve oluşturulan ortak programa sadık kalmalı, bürokrasi tecrübesi olmalı, siyasetten gelmeli, ilkeli ve namuslu olmalı, kendisi ve yakınlarıyla ilgili herhangi bir şaibe olmamalı vb.

O zaman alın size aday ! Önce profilini tanıtayım…  Ama şunu özellikle bilmenizi isterim ki hayat yolculuğumuz şu ana kadar hiç kesişmedi, maalesef ne sosyal yaşamda ne de siyasi yolculukta el sıkışmışlığımız bile yok. Uzaktan tanıyor olmama rağmen hayatını okuyup araştırdığımda kendim için kayıp saydım, umarım bir gün tanışırım.   

***

57 doğumlu, mevcut siyasi figürler içerisinde yaşı en genç olanlardan biri. Çok yakışıklı ve konuşma sanatını çok iyi biliyor. Ne kendi üzerinde ne de ailesinde tek bir şaibe zerresi yok.

Lisanslı voleybolcu, sporla büyümüş. Güzel sanatlara büyük ilgisi var, hala resim yapıyor.

İş hayatına devlet memuru olarak başlayıp uzun süre çalışmış, bürokrasi deneyimi var. Oradan geçiş yapmış, özel sektör deneyimi var.

31 yaşında aktif siyasete girmiş, İlçe Yöneticiliği, İl Başkan Yardımcılığı, Parti Meclisi Üyeliği, Parti Genel Sekreterliği, Genel Başkan Yardımcılığı ve nihayetinde Parti Genel Başkanlığı yapmış. Siyasi yolculuğu bu kadar değil… Milletvekili ve Devlet Bakanı olmuş. Yani siyasete mevcut figürler gibi damdan düşerek ya da birilerini arkasına alarak girmemiş, A’dan Z’ye en küçüğünden en büyüğüne kadar tüm aşamaları ilmek ilmek işlemiş, kitabını yazacak kadar siyasi tecrübe sahibi.

Devlet Bakanlığı yaptığı dönemde koalisyon hükümetinde görev almış, şimdiki adıyla ittifak o dönemki adıyla koalisyon sürecini, adabını ve yönetimini çok iyi deneyimlemiş.

Başarı hırsı olmasına rağmen siyasi ikbal hırsı yok. Kendi oturduğu Genel Başkanlık koltuğunu, partisinin oyu artmasına rağmen “yeterince artmadığı” için kendi rızasıyla terk edebilmiş. Kimsenin koltuğunda gözü yok, hatta kendi koltuğunda bile.

Hizip kelimesi siyasi hayatına hiç işlememiş, kendisi için değil ilkeleri için doğu olan neyse hep ona göre davranmış. Sol oyları bölmemek için kendi partisini seçime sokmayıp arkadaşlarını diğer partiden aday yapmış ancak kendisini aday göstertmemiş.

Kendi hayat felsefesi sol olmasına rağmen siyasi geçmişinde ne sağ kesimle ters düşmüş ne de solculuk ayaklarına yatıp “kürtçülük” propagandası yapmış. Hep “insan” merkezli bir hayat görüşüne sadık kalmış. Bu nedenle hem koalisyonda birlikte görev aldığı MHP, ANAP gibi sağ partilerde hem de HDP gibi diğer kanattaki partilerde büyük saygı uyandırmış.

Türkiye’yi adım adım, köy köy gezmiş…

***

Siyasete at gözlüğüyle baktığınızda, gözlüğün gösterdiği kadarıyla yetinmek zorunda kalıp sadece önünüze konanı yemek zorunda kalırsınız. Ama at gözlüğünü çıkarıp etrafa baktığınızda bu ülkede hala ışıl ışıl parlayan mücevherlerin olduğunu görürsünüz.  

Alın size seçim kazanacak, adam gibi, yurtsever, şaibesiz, sadece kendi tabanı değil diğer kanatlarla da barışık, entelektüel, üst düzey deneyimli, mütevazı bir Devlet Adamı…

Tanımıyorsanız açın araştırın okuyun, adı Zeki SEZER !

İttifakın tanımladığı aday kriterleri Zeki Sezer’in özgeçmişi yanında sönük kalır. İttifak amacına uygun görev yapmak bir yana ittifaka değer katar, akıl edilmemiş eksikleri tamamlar.

Gerisi sadece kalan 5 ay içerisinde yapılacak güzel bir kampanya ile Sayın SEZER’i bilenlere hatırlatma bilmeyenlere tanıtmaya kalır ve bu donanımla bu süre zaten son derece yeterlidir.

Yeni CHP’nin, 2007 seçimlerinde oyları bölmesin diye fedakarlık yaparak Genel Başkanı olduğu partisi DSP’yi seçimlere sokmayan Sayın Sezer’e bu teklifi götürmesi hem ahde vefa hem de Türkiye’nin geleceği adına büyük kazanımdır.

Geçmişinin iz düşümlerinden yola çıkarak şunu çok rahat söyleyebiliriz ki Sezer hiç kimsenin koltuğu için de bir tehdit oluşturmaz, sadece layıkıyla görevini yapar.

Sezer’in tüm bu donanımına ve özelliklerine rağmen eğer sadece güncel (!) kamu oyu görünürlüğü bahane edilirse biz de sorarız…

Seçime üç ay kala tabana tamamen zıt kişiliğiyle hiç tanınmayan Ekmeleddin’i şapkadan neden çıkarıp önümüze koydun ?

ERDEN ÜÇÜNCÜOĞLU   

 
Paylaşmak Zenginliktir

Yorum yapın