AÇIN ŞU HDP KAPATMA DAVASINI !

Yıllar önce Ankara’da o haşmetli tabelasını gördüğümde çok şaşırmıştım “YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI” !! O vakitler şimdiki yerinde değil Kavaklıdere’de ana cadde üzerindeydi. Bakanlıklar’daki Yargıtay binası üzerindeki mütevazı “YARGITAY” yazısının aksine, “YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI” tabelası o kadar heybetliydi ki görmeme ihtimalinizi bırakın önünden geçerken saygı duruşunda bulunmak gelirdi içinizden…

Bir yere tabela niye konur; ya vatandaş kolay bulsun, ya müşterisi bol olsun ya da reklam olsun diye. Peki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ne iş yapar; temyiz incelemesi, itiraz incelemesi, kanun yararına bozma, üst düzey memur soruşturma ve… Az sonra bu yazının konusu olacak, siyasi partilerle ilgili görevler !

Görevlere bakarsanız demek ki konulan tabela ne düz vatandaşa, ne müşteri bolluğuna, ne de reklama hizmet ediyor. Üstüne üstlük Ankara Balgat’ta şimdiki yerindeki yeni heybetli tabelası bir de ışıklı hale getirilmiş. Ola ki gece arayan olursa kolay bulsun diye sanırım.

Konumuz HDP ! Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Devletin başı, Başkomutan ve iktidar partisinin genel başkanı Erdoğan yıllardır haykırıyor “HDP, terör örgütü PKK’nın uzantısıdır” ! Bu ülkenin iktidar partisiyle ittifak halinde olan MHP’nin genel başkanı Bahçeli yıllardır haykırıyor “HDP teröristlerin Türkiye’deki uzantısıdır, PKK’nın siyasi ayağıdır” !

Devamını oku…AÇIN ŞU HDP KAPATMA DAVASINI !

 
Paylaşmak Zenginliktir

ŞARBON LOBİSİ !

 

Şu Muharrem İnce gerçekten Allah’ın sevgili kuluymuş ! Eğer hasbelkader seçilseydi şu olup bitenin tümü kucağında kalacak, hem kendini tüketecek hem de sağ iktidarlara en az 75 yıl daha kullanabilecekleri malzeme çıkacaktı.

Düşünsenize… Ekonomi çöktü, enflasyon tavan yaptı, döviz kurları freni patlak bir kamyon gibi yokuş aşağı uçuyor… Eğitim zaten çökük. Sağlık deseniz devasa şehir hastaneleri inşaatlarından ve sağlık çalışanlarını sömürüp sosyal güvenlik sisteminden para hortumlayan özel hastanelerden ibaret.

Devamını oku…ŞARBON LOBİSİ !

 
Paylaşmak Zenginliktir

DOLAR KURU, İRAN, VENEZÜELLA, ÇİN, PAPAZ VS !

 

İki ülke parasının birbiri karşısındaki değerini ifade eden “döviz kuru” zaten bir ucu içeride öbür ucu da dışarıda olan bir göstergedir. Yani ortada bir “dış gücün” olması öyle korkulacak bir şey değil aksine kavramın tanımı gereğidir. Dış güç daha kuvvetliyse durum sizin aleyhinize, iç güç daha kuvvetliyse lehinize gelişir. Bu kadar basittir.

Ulusal ya da uluslar arası düzlemde büyük para sahiplerinin kazançlarını arttırmak ya da koşulları lehlerine çevirmek için bir takım “lobiler” oluşturması küreselleşmiş ticaretin gerçeğidir. Bu ne şaşılacak ne de korkulacak bir şey değil aksine küreselleşmiş kapitalist sistemin ortaya çıkardığı doğal bir oluşumdur. Kimin lobisi daha güçlüyse koşullar onun lehinedir ve… Bu kadar basittir.

Yani her biri oyunun herkesçe bilinen, her daim konuşulup görüşülen doğal aktörleri… Dış güçler, dolar lobisi, faiz lobisi vs üzerinden yaratılan paranoyayla küresel ekonomik sistemle mücadeleden sonuç çıkmaz. Sadece ucuz iç siyaset malzemesi çıkar.

Gelin bu ucuz işleri bırakıp gerçekte ne olduğuna bakalım…

ABD ekonomisinin bel kemiği; kendi para birimi olan “doların” tüm dünyada egemen uluslar arası ortak para birimi olarak devamlılığına bağlıdır. Bu devamlılığın günümüzdeki yegane temeli “petrolün” tüm dünyada dolarla alınıp satılmasıdır. Dünyada petrol almayan ya da petrol satmayan ülke yoktur ! Velhasıl dünyada bilinen en stratejik emtia olan “petrol” diğer tüm emtianın şahı, dolar da petrolün şahıdır. Yani dolar aslında “petordolar” dır. Ve siz gece gündüz petrolün fiyatını belirleyen bu paraya sahipseniz tüm dünyadaki etki alanınız güneşin etki alanından daha fazladır !

Garibim ABD bu noktaya kolay gelmedi, ne çileler çekti ! Dünyanın bir ucundan öbür ucuna savaşlar kargaşalar çıkardı; etnik kökenlerine, dinlerine, mezheplerine göre insanları ayrıştırdı, birbirine kırdırdı. Tüm bunlar için silah ve para kaynağı sağladı, yüzlerce ülkede siyasetçi, devlet adamı besledi, rüşvet verdi, parsadan pay aktardı. Yoldan çıkana darbe yaptı, demokrasi (!) götürdü… Daha neler neler… Hiç bir şey kolay olmadı.

Gelgelelim şunun şurasında elli bilemedin altmış yıl öncesine kadar pek de değerli olmayan… Hatta kuyulardan petrol çıkartılırken kendiliğinden çıkan ve ilk zamanlar faydasız olduğu düşünülerek yakılarak imha edilen bir şey petrolü tehdit etmeye başladı; doğalgaz ! Elbette bir petrol değil çünkü petrol gibi yan ürünleri yok. Ancak bir enerji kaynağı olarak 1950’lerde kullanımı çok az olmasına rağmen günümüzde toplam enerji ihtiyacının nerdeyse dörtte biri doğalgazla karşılanmaya başladı.

ABD’nin elindeki doğalgaz miktarı dünyadaki hacmin %5’i bile değil. Dolayısıyla zavallı ABD’nin bu pazarı elindeki miktarla domine etmesi imkansız. Aksi gibi dünya toplam rezervinin çok büyük kısmına sahip olan  ve enerji pazarına ABD’den çok daha yakın olan ülkeler… Kolayca kontrol edilemeyen; Rusya, İran ve Katar ! Daha da kötüsü Rusya ve İran aynı zamanda inanılmaz ölçüde petrol rezervine de sahip. Dünyanın öbür tarafındaki en büyük petrol üreticilerinden biri de dev rezervleriyle Latin Amerika ülkesi Venezüella ! Sanırım ABD’nin karın ağrısının sebebi ortaya çıkmaya başlamıştır…

Devamını oku…DOLAR KURU, İRAN, VENEZÜELLA, ÇİN, PAPAZ VS !

 
Paylaşmak Zenginliktir